FENERBAHÇE ADALET DEĞİL AYRICALIK İSTİYOR

Lig yarışı uzun bir maraton, biliyorum bu dediğim biraz klasik bir cümle ancak, gerçek olan bu, sizce de öyle değil mi?

Peki bu uzun maratonda çok muhteşem maçlar ve akabinde mutluluklar da yaşanabilmesi olası olduğu kadar, çok kötü maçlar mağlûbiyetler ve üzüntüler de yaşanması olasıdır, Buda gerçek öyle değil mi?

Evet aynen doğru diyorsun katılıyorum sana der gibi olduğunuzu hissediyorum, peki bu konuda hemfikirsek, yani hepimiz  bu dediğim gibi düşünüyorsak, bu sezonki lig yarışınında daha önümüzde uzun bir yolun olduğunu da varsayıyorsak, demekki şimdi, bir galibiyete bu kadar sevinmek de, şampiyonluk için bu kadar umutlanmak da, abartılı abartılı işler yapmak da çok erken değil mi?

Tamam sizi anlıyorum aynı duyguları ben de yaşıyorum, 2011 yılından beri Fenerbahçe’ye karşı değişik duygular içinde olduğumuzu ve bu galibiyetin tabii ki çok önemli olduğunu da biliyorum fakat, şunu demeye ve anlamanızı sağlamaya çalışıyorum, bu galibiyete bu kadar abartılı sevmek, bizi değil Fenerbahçe’yi yüceltir, siz Fenerbahçe’nin bu kadar büyük lanse edilmesini, yüceltilmesini ister misiniz?

Benim açık ve seçik söylemek istediğim şu, Fenerbahçe galibiyetine sevinilmeli, ama normal bir galibiyet alınmış gibi sevinilmeli, abartılmamalı çünkü, önümüzde daha bir sürü maç var, mesela bu hafta İzmir deplasmanında Göztepe ile kritik bir müsabakaya çıkacağız, Fenerbahçe galibiyetinin dahada anlam kazanması için, bu maç mutlak alınmalı, Göztepe maçında olası bir puan kaybında, Fenerbahçe galibiyetinin ne önemi kalır ki, o kadar abartılı sevinçlerde, mahcubiyet ve üzüntüye dönmez mi?

Bu bilinçle artık Fenerbahçe galibiyeti sayfası hemen kapatılmalı, hatta unutmalı, önümüzdeki Göztepe maçına odaklanılarak, bütün enerjimiz bu maçın motivasyonu için takımımıza vermeli.

Görüyorsunuz, şampiyonluk yarışı verdiğimiz rakiplerimiz, özellikle Fenerbahçe adil rekabet değil, ayrıcalık istediğini, Trabzonspor mağlubiyetinden sonra açıkça ortaya koymuştur.

Haksızlığı, haksız rekabeti, adaletsizliği ve güçlü lobileriyle orantısız güç kullanarak rakiplerini geride bırakma alışkanlıklarını kendilerinde hak Sayan, rakiplerle mücadele etmek, sadece birlik beraberlik ve tam bir teslimiyetle takımımıza sahip çıkmaktan geçer ve bunu başaracak gücümüz de çok şükür var, e haydi o zaman.

(2010-11 ŞAMPİYONU TRABZONSPOR)