Kalp krizi(miyokard enfarktüsü) ile ilgili açıklamada bulunan Koşuyolu Yüksek ihtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şeyhmus Külahçıoğlu, “Maalesef kalp krizi geçiren hastaların yüzde 50’si yani iki hastadan biri hastaneye bile yetişemeden hayatını kaybediyor“ dedi.
Koşuyolu Yüksek ihtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şeyhmus Külahçıoğlu, kalp krizi rahatsızlığıyla ilgili ve bu rahatsızlıkta uygulanabilecek tedaviler hakkında bilgiler aktardı.
Doç. Dr. Külahçıoğlu, “Öncelikle tüm dünyada hala en önemli ölüm sebebi kalp damar sertliği ve buna bağlı gelişen kalp krizi. Maalesef kalp krizi geçiren hastaların yüzde 50’si yani iki hastadan biri hastaneye bile yetişemeden hayatını kaybetmekte. Ecmo diye tabir ettiğimiz bir yapay kalp destek cihazıyla kalp masajı yani CPR esnasında ecmo desteği verilmekte ve hastanın kalp krizi geçirip kalbinin durmasına sebep olan damarı açıldıktan sonra hasta klinik durumuna göre 48 ila 72 saat bu yapay kalp pompasında takip edilmekte ve sonrasında gerek kalp fonksiyonları gerek laboratuvar parametreleri uygun olduğu zamanlarda hasta yapay kalp cihazından ayrılmakta ve hatta solunum cihazından ayrılıp eve taburcu edilebilmektedir. E-CPR diye tabir ettiğimiz olgu da kalbi veya solunumu özellikle kalp damar hastalığına bağlı bu akciğer damarına pıhtı atması sonucu gelişen bir pulmoner emboli de olabilir veya miyokard enfarktüsü diye tabir ettiğimiz kalp krizi sonrasında da olabilir. Gelişen bu tabloda hastaya kalp masajı yaparken kalp masajının yanında ecmo dediğimiz destek cihazıyla hastanın solunum ve dolaşımını desteklemek ve sonrasında bu duruma sebep olan ana etkenin tedavisini yapmak. Bu pulmoner emboli ise pıhtı eritici trombolitik diye tabir ettiğimiz tedavi veya kateter bazlı ekos anjiyojet tedavileri şayet kalp krizi ise de tıkanıklığa sebep olan kalp damarının stent veya acil bypass yöntemiyle açılması” dedi.